Van
Üzerindeki kitabeye layıkıyla köyde canlı zamanın emiri Seyyit Muhammed'in yaptırdığı zamanı cami, 1915 vakaları esnasında Ermeni çetelerce yakıldı.
Daha sonraları civar halkı çeşidinden onarılan cami, 1991-1994 yılları ortada Vakıflar Genel Müdürlüğü çeşidinden rubai düzenlenen ve beden kümbet ile mestur yerine restore edildi.
Yakınındaki cami ve türbelerden ötürü değme sene yüzlerce bireyin görüşme etmiş olduğu cami, güzün sararan ağaçlarla bütünleşen manzarasıyla foto tutkunlarının yol uğrağı noktası oldu.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz, AA muhabirine, caminin Osmanlı ekin mirası açısından ehemmiyetli bulunduğunu söyledi.
Caminin alanda az rastlanan Osmanlı biricik kümbet yapısına cemaat bulunduğunu tamlayan Kulaz, "Eski Van şehrinde mevcut Hüsrev Paşa ve Kaya Çelebi camileri sağlam alınarak yapılmış. Bu anlamda cami, Osmanlının ekin mirası açısından alanda ehemmiyetli ortak yere sahip. Düzgün kesin taş malzemeyle meydana getirilen cami, 1915 Olayları esnasında Ermeni çeteleri çeşidinden meydana getirilen tahribata karşın halen ibadete açıkça durumda. Bu alanda başta rustik kesimlerde bu çeşit binalar bulunmayan denilebilecek derece az. Bu bağlamda caminin ahir kuşaklara aktarılması ve elan dobra korunması anlamında çalışmaya gerekseme var." diyerek konuştu.
8 senedir camide fariza özne mortocu Mehmet Kuş ise camiyi sene içre yüzlerce turistin görüşme ettiğini aktardı.
Tarihi dokusu ve 300 yılı çok geçmişi mevcut caminin hala şahıslara huşu içre ibaret ika olanağı sunduğunu dile getiren Kuş, "Böyle ortak camide fariza yapmaktan büyüklük duyuyorum. Geçen ay Van'a mevrut ortak gezgin camimize geldi. İşaret diliyle anlaşabiliyorduk. Buraya bulunan hayranlığını söylemeye çalışıyordu. Sadece Avrupa ülkelerinden değil başta İran ve Irak’tan da ziyaretçilerimiz oluyor." dedi.
Hamurkesen Mahalle Muhtarı Şükrü Sütçü ise caminin Ermeni çeteleri çeşidinden yakıldıktan sonraları bölgedeki insanoğlu çeşidinden onarıldığını anlattı.
Sütçü, "Mahallemizde mevcut sin taşlarının üstünde 800 sene öncesine ilgilendiren tarihler var. 72 evliyanın kabrinin bulunduğunu biliyoruz. Bize aktarıldığı kadarıyla caminin inşası düşüncesince Ağrı ve Bitlis'ten taş getirilmiş. İnsanlar daim mahallemize gelmiş şekilde burayı görüşme ediyor." ifadesini kullandı.
