USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Ömrünü adadığı tahnit sanatı ile ölü hayvanları yaşatıyor

81 yaşındaki Veteriner Teknisyeni Ahmet Hamza, uğraşı namına başladığı tahnit sanatı ile zooloji bahçesinden almış olduğu ölü hayvanların içini doldurarak onları yaşatıyor. Hamza'nın Pendik'te sanatını konuşturduğu Doğa Bilim Müzesi'nde 500 ayrımlı türden oluşan b

Ömrünü adadığı tahnit sanatı ile ölü hayvanları yaşatıyor
11-12-2021 09:49

Pendik'te canlı 81 yaşındaki Veteriner Teknisyeni Ahmet Hamza, tahnit sanatı adına bildik hayvan imla işine 1970 senesinde Bulgaristan'da uğraşı adına başladı. Bulgaristan'dan 1989 senesinde ailesiyle baş başa hicret ederek Türkiye'ye yerleşen Hamza, hayvanlar bahçesinden almış olduğu ölü hayvanları tahnit işlemi ile dolduruyor.

Hamza, 500 değişik türün olduğu, dört dörtlük bin sayı hayvana ev sahipliği eden Doğa Bilim Müzesi'ni kurdu. Veteriner Teknisyeni Ahmet Hamza, ömrünü adadığı tahnit sanatını 50 senedir gece gündüz sürdürüyor.

“Bulgaristan'da tahnit edilmiş hayvanları alçalma ettiğim düşüncesince beş altı müze görüşme ettim, anca başladım”

Tahnit sanatına kesinlikle başladığını özetleyen Veteriner Teknisyeni Ahmet Hamza, “Burada gördüğünüz müze, Türkiye'de önceki Doğa Bilim Müzesi ve Kültür Bakanlığı'ndan resmi tasdikli yegâne firez müzesidir. Burada gördüğünüz hayvanlar, dolaplarından, tavanına derece rastgele obje bizim elimizden geçmiş olduğu düşüncesince müşterek fasile müzesidir. Bu hayvanları ego 1979 senesinde Bulgaristan'da, 1970 senesinde baytar teknisyeniyken bin adet homoseksüel ile müşterek çiftlikte tahnit sanatı ile yaptım. Aynı günlerde hakeza gezilerde bulunduğum sürede da tahnit edilmiş hayvanları Bulgaristan'da alçalma ettiğim düşüncesince beş altı müze görüşme ettim. Öyle başladım. Hayvan hatırlamak çetince müşterek şey, ona da avcıların katkıları oldu. Avcılar ava gittikten sonradan tavşan, bıldırcın, kekik, lazımlık ne vursalar birer adet de bana getirdiler. Ben onları dâhilen boşaltırım. Eti onlara veririm, derisi bana kalır. Derisine dolgu yapılıyor. Bu hayvanın içini boşalttıktan sonradan cilt ilaçlama işlemi var. Tüyleri dökülmesin, kokmasın sanarak ilaçlar var. Deriyi ilaçlıyorsun. Ondan sonradan kafatasını müşterek güzel boşalttıktan sonradan protez adına tür kalem boncuk gözler konduktan sonra, hav dolgu yapılıyor. Dolgu yaptıktan sonradan dikişi yapılıyor. Ondan sonradan hayvanın vakfe pozisyonunu veriyorsun. Hayvanat Bahçesinde baytar hekimler bana araştırma görevlisi oldular. Donmuş hayvanları bana veriyorlar. Ben de 1-2 gündüz bekliyorum bu hayvanlar buzdan çözülsün diye. Buzdan çözüldüğünde deriyi yüzmeye başlarız. Normal müşterek hayvan kesinlikle yüzülürse bire müşterek halde yüzülüyor. Bu hayvanı emektar bir vaziyete sağlamak düşüncesince telden konstrüksiyonlar, zarfında teller, ilaçlama elhak sanatın çetince işidir” dedi.

“500 çeşit, bin adet hayvan ile evimde 20 yıl yaşadım”

Hamza, “500 çeşit, bin adet hayvan ile evimde 20 yıl yaşadım. Sonra müşterek dü adet döşek odası boşalttık. Evde koyacak arazi kalmadıktan sonradan çıktık yola. Müze ihdas etmek düşüncesince aşırı derinliğine kere hikayesi var. Hayvan bulmak, gerçekleştirmek aşırı kolaymış. Müze ihdas etmek elan zor. Gelen revan oluyor. Çocuklar seviniyorlar, bağırıyorlar. Bazıları diyorlar ki baba yarısı sen buraya hayvan seslerini de versene. Öğrenciler ulaştığında hayvan sesi çıkarıyorlar. Bağırıyorlar, çıldırıyorlar. Bu da bizi bahtiyar ediyor. İnsanlar bahtiyar nispetle tığ de bahtiyar oluyoruz. Şimdi burada 500 tür hayvan var. Tavşandan, leopara, çıtaya kadar, dev 100 yaşlarında kaplumbağalar, onlarca tür maymunlar var. Bu kişilerin yüzdelik 90'ının görmediği hayvanlar. Bizim devletimizde bunlar yaşamayan hayvanlar. Bu hayvanlar rastgele daim hayvanlar bahçesinde dünya dışından gelmiş. Amerika'dan, Avusturya'dan kangurular var. Leopar var, çita var” sanarak konuştu.

“Yurt dışından gelen, tertemiz hayvanların öldükten sonradan toprağa gömmeyi güzel bulmuyorum”

Ahmet Hamza, “Bunlar bizim devletimizde yaşamıyorlar. Hayvan ölü adına bana geliyor. Ölü adına buzlanmış. Bu dışarıda tüylü hayvanın bütünü yıkanıyor, kuruluyorsun. Ondan sonradan göğsünden müşterek kesimle iç organları çıkarılıyor. Bütün iç organları çıkarılıyor, hoppadak müşterek cilt kalıyor. Kafatasında beyni, dili, gözü rastgele şeyi alınıyor. Ondan sonradan gözleri cıncık gözler, boncuklar konuluyor, ilaçlanıp lif ile biçim yapılıyor. Bütün ayaklarına, kollarına, kuyruklarına, çevresine teller döşeniyor. O teller sebebiyle hayvanlara konum verebiliyorsun. Bu telleri döşedikten sonradan içerisine hav dolduruyorsun. Pamuğu da terzilik yapıyorsun. Yurt dışından mevrut tertemiz hayvanların öldükten sonradan toprağa gömülmesini güzel bulmuyorum” ifadelerini kullandı.

Enes Şamil Gönenç - Sevgi Canpolat
 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray38102+66
2Fenerbahçe3899+68
3Trabzonspor3867+19
4Başakşehir FK3861+14
5Kasımpaşa3856-3
6Beşiktaş3856+5
7Sivasspor3854-7
8Alanyaspor3852+3
9Çaykur Rizespor3850-10
10Antalyaspor3849-5
11Gaziantep FK3844-7
12Adana Demirspor3844-7
13Samsunspor3843-10
14Kayserispor3842-13
15Hatayspor3841-7
16Konyaspor3841-13
17MKE Ankaragücü3840-6
18Fatih Karagümrük3840-3
19Pendikspor3837-31
20İstanbulspor3816-53
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler