Ankara
Sedef Kabaş'ın avukatları, tahliye isteminin evcil mahkemece reddedilmesi için Anayasa Mahkemesine ferdî müracaat yapmış, başvurunun ilk önce görüşülmesini isteyerek, tedbir talebinde bulunmuştu.
Başvuruda, Sedef Kabaş'ın "tedbir kanalıyla hemen tahliye edilmesi ve başvurunun rüçhan yerine uçucu sorun usulüne layıkıyla incelenmesi" arzu edildi.
Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü, "tedbiren tahliye talebi"ni reddetti.
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü uyarınca, tedbir talebi, başvurucunun dünyasına yada maddesel yahut tinsel bütünlüğüne müteveccih ağırbaşlı bir korku olduğunun anlaşılması için verilebiliyor.
Yüksek Mahkemenin de "başvurucunun ukubet yürütüm kurumunda tutulmasının yaşamına, maddesel yahut tinsel bütünlüğüne müteveccih bir korku oluşturduğuna değgin hemen tedbir sonucu verilmesini gerektirir bir boyut olmadığı kararına vararak, bu noktada başvurucunun tedbir talebinin reddine değişmeyen verilmesi gerektiği" anlamında değişmeyen verdiği öğrenildi.
Sedef Kabaş'ın, tutuklanmasıyla isim hürriyeti ve güvenliği, tabir ve matbuat özgürlüğü haklarının ihlal edildiğinin belirleme edilmesi de arzu edilen ferdî başvuru, esasi sebebi ile tetkik edilmek kabilinden hâlâ sonraları görüşülecek.
