Ağrı
Taşlıçay ilçesine kestirmece 30 kilometre uzaklıkta mevcut ve "saklı cennet" yerine vasıflandırılan Balık Gölü, dokunulmamış doğası, adaları, balık ve kuş çeşitleriyle senenin değme mevsimi ayrı güzelliğe bürünüyor.
İlkbahar aylarında etrafında açan rengarenk çiçeklerle ziyaretçilerini cezbeden tabiat harikası göl, sonbahara denli doğaseverlere ve kampçılara ev sahipliği yapıyor.
Kış mevsimlerinin sıkıca geçmiş olduğu bölgede dondurucu soğukların etkisiyle ağız ağıza buzla kaplanan göl, şu sıralar fotoğraf sanatçılarının flaş mekanları ortada toprak alıyor.
Eskimo usulü sıkıca balık avını görüntülüyorlar
İstanbul, Ankara ve Samsun özellikle edinmek az daha ayrımlı illerden ortak araya mevrut fotoğraf sanatçıları, kafilelerle Balık Gölü'nü görüşme ediyor.
Beyaza bürünen gölün üstünde revan misafirler, kar, buz, çağ ile bulutların bütünleştiği bölgede köylülerin karları iyice temizleyip buzu kırarak meydana getirdiği sıkıca Eskimo usulü balık avını ve şita manzarasını en elleme halde karelerine yansıtmaya çalışıyorlar.
"Burası enteresan ortak yer"
Fotoğraf sanatçısı Faruk Akbaş, AA muhabirine, Türkiye'nin baş döndürücü varlıklı tarihi, kültürel ve tabii güzelliklere eş bulunduğunu söyledi.
Ülkenin değme durumunda birbirinden dobra yerler bulunduğunu anlatım fail Akbaş, şu halde konuştu:
"Ülkemiz enteresan özellikleriyle kılıç fotoğrafçıları şaşırtmaya bitmeme ediyor. Ağrı Dağı'nın etekleri, ortak yan Taşlıçay, ortak yan Doğubayazıt ve karşımızda göz kamaştırıcı ortak coğrafya bulunuyor. Ülkenin en faziletli rakımlı göllerinden ortak tanesindeyiz. Köylü dostlarımız buz kırıp balık avlıyorlar. Bu, baş döndürücü enteresan ve ayrıksı ülkede olsa etkili özellik üstelik olurdu. Çıldır Gölü'nde de burada da var. Bu göle önceki kat geliyoruz. Ülkemizin muhtelif yerlerinden 9 fotoğrafhane geldik. Bence bura enteresan ortak yer, doğaya düşkün gezginleri bekliyoruz."
Fahriye Okay da Balık Gölü'nü şimdi ilkin televizyonda gördüğünü ve kışın fotoğraf döşemek düşüncesince geldiğinden ötürü baş döndürücü bahtiyar bulunduğunu anlattı.
Gülay Sinan da şahısların insancıl ve konuksever bulunduğunu belirterek, "Hayatımda görmediğim eş burada gördüm. Alabildiğince değme toprak temiz ve şu an buzla ciltli gölün üzerindeyim. Şu anne denli karşılaştığımız insanoğlu baş döndürücü gönülden ve ülfet içinde bizlere yaklaştılar. Böyle ortak yerde olduğum düşüncesince baş döndürücü mutluyum." dedi.